Uzay biliminin en büyük keşif hikayesi, insanlığın gökyüzüne bakışını dönüştüren sabırla sürüp giden bir bilimsel yolculuk olarak ortaya çıkıyor ve bu yolculuk, yalnızca yıldızları görmekten ibaret olmayan, bilgiye olan susuzlukla başlayan ve teknolojik yeniliklerle güçlenen zorlu bir serüvendir; bu süreç, kültürlerarası mirasımızla bilimsel düşünce geleneğimizin birleştiği bir köprü kurar.Bu anlatı, teleskopların icadıyla başlayan temel gözlemlerden, sonraki kuşaklarda geliştirilen ölçüm teknikleriyle büyüyen birikimin öyküsünü aktarırken, uzay araştırmaları disiplininin farklı alanlarını bir araya getirir; laboratuvar ve saha çalışmalarını, bilgisayar simülasyonlarını ve uluslararası işbirliklerini iç içe geçirir ve insanların evreni anlama arzusunu pekiştirir.